Şu anda okuyorsunuz
KANUNİ’NİN KALBİ

KANUNİ’NİN KALBİ

KANUNİ'NİN KALBİ

Evet, Osmanlı İmparatorluğu’nun onuncu padişahı ve 89. İslam halifesi, Batı’da Muhteşem Süleyman, Doğu’da ise adaletli yönetimine atfen Kanûnî Sultan Süleyman olarak da bilinen ve 46 yıl boyunca Padişahlık yapan, saltanatının toplam 10 yıl 1 ayını seferlerde geçirmiş olan I. Süleyman’ın kalbinden bahsediyorum…Avusturya Arşidükü Maksimilyan kendisinden istenilen vergiyi İstanbul a gönderip barış antlaşmasını yenilerken, diğer taraftan Erdel beyi Sigusmund ile savaşmaktaydı. Osmanlı himayesindeki Erdel beyi Sigusmund’un Habsburg topraklarına girerek Zatmar ya da Çatmar’ı ele geçirmesi üzerine, Kutsal Roma İmparatoru II. Maximilian, Osmanlı’dan buranın geri verilmesini ister. İster ama cevabı beklemeden Erdel topraklarına saldırıp Tokay ve Serenç taraflarını ele geçirerek Osmanlı ile aralarındaki barış şartlarını ihlal eder. Bunun üzerine Budin beylerbeyi Yahyapaşazade Arslan Paşa’nın Erdel beyine yardıma kalkışması ve yeni sadrazam Sokullu Mehmet Paşa’nın da savaşa taraftar olması üzerine, 1566 yılı Nisan ayı sonunda Avusturya’ ya karşı savaş ilan edilir. Bu sefer önemli bir seferdir. Neden derseniz; Kanuni Sultan Süleyman’ın ordusunun başında bizzat bulunduğu seferlerin on üçüncüsü ve sonuncusudur da ondan. Üstelik 71 yaşındadır ve sağlığı da iyi değildir…Bu seferde asıl hedef Viyana’dır, ancak Zigetvar zor alınır ve dönemin sadrazamı Sokullu Mehmet Paşa orduyu yetersiz gör düğü için, kaleyi aldıktan sonra tası tarağı toplayıp İstanbul’a dönülmüştür…Tek sebep ordunun zayıf düşmesi değildi tabi; Kanuni son nefesini bu sefer sırasında vermiştir. Sokullu Mehmet Paşa, ordunun morali bozulmasın diye bu ölümü saklamayı uygun görür. Kale alınacak, Padişah’a son görevden bir önceki görev yerine getirilecek, sonra ölüm haberi duyurulacaktır. Bu arada geçen süre içerisinde ve İstanbul’a dönüşte, kaç gün yol gidileceği düşünülünce naaşın kokabileceği ihtimali ile işlem yapmaya karar verilir. Böylece naaşı tahnit edilir, yani kalbi ve iç organları çıkarılır, misk ve amberle yıkanıp altın bir leğenle, Padişah çadırının olduğu yere, Zigetvar’da gömülür…Evet arkadaşlar yanlış okumadınız Kanuni’nin naaşı İstanbul’a zarar görmeden getirilir, Süleymaniye Camii’nin avlusuna defnedilir, ama kalbi Macaristan’da kalır…Ve, Türk’ün aklı 2013 yılında çalışır, Macaristan’la ortak bir çalışma yapılarak Kanuni’nin kalbini aramaya başlar. 2015 yılında Zigetvar Kalesi’ne 4 km. Uzaklıkta Üzüm tepesi olarak bilinen mahallede , muhtemelen savaş sırasında Kanuni’nin çadırının bulunduğu yer diye üzerine yaptırılan “Süleyman Türbesi”nde kalbi bulunur…Nasıl buldular, bulduklarının Kanuni’nin organları ve kalbi olduğunu nasıl anladılar derseniz? Altın kaseyi bularak herhalde…

* Portre İtalyan ressam Gentile Bellini Sanat okulunda 15.yy’da tamamlanmış… Bilinmeyene Yolculuk / Kanuni’nin Kalbi…Tarih Perisi…

@arkeoportal👈SEDEF DİNKÇİ

sedef
Bu içeriğe tepkiniz nasıl oldu?
Bayıldım
0
Kızgın
0
Komik
0
Şaşkın
0
Üzgün
0
Henüz yorum yok. İlk yorumu siz yapın!

Bir cevap bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

Türkiye'den ve Dünya’dan kadınlara öncelikli olarak, bütün kesimi ilgilendiren haberler tarafımızca bizzat yapılmaktadır. La Femme Nicomedia bir markadır. Her hakkı saklıdır. Bu websitesinde yer alan hiçbir metin/haber izin almadan kopyalanamaz.

Yukarı Kaydır