Şu anda okuyorsunuz
Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek/ Ayfer Tunç

Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek/ Ayfer Tunç

göknil

Yazar Hakkında;

Ayfer Tunç 1964’te Adapazarı’nda doğdu. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdi. Üniversite yıllarında çeşitli edebiyat ve kültür dergilerine yazılar yazmaya başladı.

1989 yılında Cumhuriyet gazetesinin düzenlediği Yunus Nadi Öykü Armağanı’na katıldı, Saklı adlı yapıtıyla birincilik ödülü aldı. 1999-2004 arasında Yapı Kredi Yayınları’nda yayın yönetmeni olarak görev yaptı. 2001 yılında yayımlanan ve okurdan büyük bir ilgi gören Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek-70’li Yıllarda Hayatımız adlı yapıtı, 2003 yılında yedi Balkan ülkesinin katılımıyla düzenlenen Uluslararası Balkanika Ödülü’nü kazandı ve altı Balkan diline çevrilmesine karar verildi. Tunç’un 2003 yılında Sait Faik Abasıyanık’ın öykülerinden hareketle yazdığı Havada Bulut adlı senaryosu filme çekildi ve TRT’de gösterildi. Tunç’un Saklı, Mağara Arkadaşları, Aziz Bey Hadisesi ve Taş-Kâğıt-Makas adlı dört öykü kitabı, Ömür Diyorlar Buna adlı bir e-kitabı, Kapak Kızı adlı bir romanı, İkiyüzlü Cinsellik adlı (Oya Ayman’la birlikte yazdığı) bir inceleme kitabı ve Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek adlı bir yaşantı kitabı var.

BİR MANİNİZ YOKSA ANNEMLER SİZE GELECEK

“Geçmişimizi oluşturan o dikkate değmez, sıradan, alelade şeyler bir aradayken meğer ne kadar anlamlıymış.”

1970’li yıllara muhteşem bir seyahate hazır mısınız? Ayfer Tunç roman tarzından uzak, anı yüklü bir kitap ile sizi alıp çocukluğunuza, ilk gençlik günlerinize seyahate çıkartıyor. Tabi bugünün gençlerini de ailelerinin hikayelerine.

Sokaklarda çocuk seslerinin kuş cıvıltılarına karıştığı, radyolarda arkası yarınların dinlendiği, coşku dolu bayramların yaşandığı, okula siyah önlükler ile gidildiği, komşu ziyaretlerinin önemsendiği, aile fotoğraflarının baş köşede yerini aldığı ve hafımızdan silinmeye yüz tutmuş anılarımız.

Kitabın her cümlesinde yüzünüzde oluşacak gülümsemeye, hüzne engel olamayacaksınız. Bazı cümlelerde kendinizi eski mahallenizde bulacaksınız. Yakar top, istop ya da sek sek oynarken.

‘’Cehaletin kültüre göre daha çok prim yaptığı günümüzde, çocukların artık oynamaktan pek hoşlanmadıklarını sandığım isim, şehir, hayvan,70’lerde çocukların favori oyunlarından biriydi.’’

Bu kitap 1970 yıllara ait silinmeye yüz tutan anıları, sokaklarda oynanan oyunlar, ağaçlardan çalınan ayvalar, dut silkmeler, ip atlamalar, misket oynamalar, kibrit falları, sapanlar, uçurtmalar, gazoz kapakları, okula yazılmak, tırnak mendil kontrolleri, , sınıf başkanı, eğitsel kollar, beslenme saati, kısa dalga radyo kanalı, polis radyosu, ekran ile tanışma, dizi filimler, reklamlar, Eurovision şarkı yarışması, Yeşilçam filmleri, aile fotoları, askerlik fotoları, albümler, hatıra defterleri, Güzin abla, cep fotoromanları, kan kardeşleri, kız isteme merasimleri, lizözler, lohusa şerbetleri, iftarlar, sahurlar, davulcular, turfanda ürünler, misafir odaları, yorgan kaplama, merdaneli çamaşır makineleri, mektuplar, tebrik kartları, jetonlar, pastaneler, muhallebiciler … hepsini hafızalarımın derinliklerinde gizlendikleri yerden çıkartıyor. Bizim zamanımız diyebilecek herkesin özlemle okuyacağı, bu benim gençliğim benim çocukluğum diyeceği muhteşem bir eser.

İlginizi Çekebilir

‘’Özellikle büyük şehirlerde yaşayan çocukların büyük çoğunluğu eriği ağaçta değil, manavda görüyor. Ayva çalmak nedir, dut ağacı neye benzer bilmiyorlar. Bir tanecik gül koparayım derken, bahçe çitine sarılmış sarmaşık gülünü devirmenin korkusuyla kaçmanın nasıl bir duygu olduğunu hiç bilmeyecekler’’

Kitap bittiğinde elinizde öylece geçmiş ve bugünü karşılaştırırken bulacaksınız kendinizi. O yıllarda bugünün konforuna, lüksüne sahip değil fakat her şeye rağmen daha mutlu olduğunuzu hatırlamak belki de biraz hüzünlendirecek.

“70’li yıllarda çocukluğunu yaşayanlar, büyüklerinden ” Şimdiki çocuklar çok şanslı!” sözünü çok sık duyarak büyüdüler. Ama şimdiki kuşak, çocuklarına aynı şeyi söylemiyor. Bu çağın çocuklarının yaşadıklarının şans olup olmadığından kimse emin değil. Bir yığın tüketim ürünüyle donatılan hayatlarında şimdiki çocuklar çok yalnız. Yaratıcılığı kışkırtan yokluk ortamında değil; sıkıntıyı büyüten, derin bir tembellik ve umursamazlık yaratan bolluk ortamında büyüyorlar. “

Keyifle Okumanız Dileklerimle

Göknil KONGURTAY

Bu içeriğe tepkiniz nasıl oldu?
Bayıldım
0
Kızgın
0
Komik
0
Şaşkın
0
Üzgün
0
Henüz yorum yok. İlk yorumu siz yapın!

Bir cevap bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

Türkiye'den ve Dünya’dan kadınlara öncelikli olarak, bütün kesimi ilgilendiren haberler tarafımızca bizzat yapılmaktadır. La Femme Nicomedia bir markadır. Her hakkı saklıdır. Bu websitesinde yer alan hiçbir metin/haber izin almadan kopyalanamaz.

Yukarı Kaydır